6 Aralık 2010 Pazartesi

POLENİN İYİLEŞTİRİCİ YÖNÜ

Bal’ın şifa kaynağı olduğu Kur’an-ı Kerim’de mucizevi bir şekilde ifade edilmektedir. Bilim ise Kur’anın haber verdiği bu hakikati doğrulamaktadır.Bu konuyla ilgili elde ettiğimiz gözlem ve değerlendirmelerimizi bir başka zamana tehir ederek polen için şahit olduğumuz bir bazı şifa bilgilerini sizinle paylaşmak istiyorum:
Burada bahsedeceklerim bizzat şahsımın yakinen bildiği gerçekler olup nakli bilgiler değildir.
Annem heyet raporlu kalp yetmezliği, KOAH ve yüksek tansiyon hastasıdır.Mevcut ilaçlarına ek olarak son iki yıldır Tubitak’ın tavsiye ettiği miktarda ve düzende muntazam olarak polen tüketmesini sağladık.Önce tansiyonunun düzene girdiğine şahit olduk.Yaklaşık iki yıldır annemin tansiyonun hiçbir zaman 12 nin üzerinde seyretmedi.Şu an tansiyon ilacı da kullanmıyor.Ama muntazam olarak sabah akşam polen tüketmeye devam etmekte.
Diğer İyi gelişme ise yürüyüş performansındaki yükselmedir.Yukarıda ifade etmiştim. KOAH ve Kalp yetmezliği hastası olan annem,yüz metrelik yolu bile yürürken nefes nefese kalıyor, ikamet etmekte olduğu eve çıkmak için kullandığı on basamaklı merdivende sorun yaşıyor idi.Sıklıkla yüzlerinde ve bacaklarında meydana gelen şişliklerden dolayı doktora götürürdük.Hemen hemen her kış birkaç kez hastanede doktor gözetiminde kalırdı.Şu an ilaçlarını muntazam olarak kullanıyor.Polen tüketmeye başladıktan sonra yürüye bildiği yol iki kilometreye kadar yükseldi.Bu sürede yalnızca bir defa hastanede yatmak zorunda kaldı. Polen öncesi ve sonrasını kıyasladığımızda ciddi bir iyileşmeden söz etmek mümkün.
Merdivenleri nefesi daralmadan çıkıyor, istediği kadar yürüyebiliyor, hastaneye gitme sıklığı nerede ise yok denecek düzeye kadar geriledi.Şu an yüksek tansiyon sorunu yaşamıyor.
Bir katılım bankasında çalışan kardeşim,midesindeki yanmalardan yıllar yıllı şikayetçi idi. Ona Yarım kilo kadar polen verdim ve nasıl kullanacağını anlattım.Polen tükettiği sürece midesinden hiçbir sorun yaşamadığını hem de ilk kullanımdan itibaren rahatladığını dualar ederek bana aktardı.Öyle birkaç günlük ara vermelerde de bir sıkıntı olmadığını ama uzun süre aksattığında yine yanma olduğunu ayrıca belirti.
Çorum Çakır Köyü’nden Muharrem ŞEKER isminde ülser hastası bir vatandaşa bir su bardağı polen hediye ettim.”Dene bir bak nasıl olacak” dedim.Bir kaç gün sonra bir miktar daha polen almak istediğini çok rahat olduğunu belirtti. Daha sonra iki oğlu da ülser hastası imiş onlarda polen için bana geldiler. Şimdi ailece polen tüketiyorlar ve çok rahatlar.
Prostat hastası olup rahatladığı için üç yıldır hiç aksatmadan polen kullanan insanlar biliyorum (isimlerinin açıkça belirtilmesini istemedikleri için yazamayacağım)
Kayın validenin “on yedi yıldır ilk defa bu kadar rahat oruç tuttum” dedikten sonra ettiği dualar bana yeter.
Hiçbir şikayetim olmamamsına rağmen sabahları polen tükettiğimde gün içinde çok zinde olduğumu, akşamları yatmadan polen tüketerek yattığımda deliksiz uyku uyuduğumu da ben ifade edeyim.
Anlatılacak çok örnek var. Yeri geldiği zaman onlardan da bahsedilebilir.Şimdilik yeterli olduğunu düşünmekteyiz.
Ben burada klinik deneylerden filan bahsetmiyorum. Makaleler paylaşmadım. Bilim adamlarından nakiller yapmadım.Bizzat birinci derece yakınlarımda gördüğüm iyileşmelerden söz ettim.
Bu gerçeklere birileri kulaklarını tıkasa, gözlerini kapasa da yakinen şahit olduğum yaşanmış hakikatleri buradan ilgili herkes ile paylaşıyorum.
Güneşe güzünü kapatanlar, yalnızca kendilerine karanlık yaparlar.Bu onların tercihi kendileri bilirler…

Hiç yorum yok: